Üzülme!
Dert etme can!
Görebiliyorsan, dokunabiliyorsan, nefes alabiliyorsan, yürüyebiliyorsan
Ne mutlu sana!
Elinde olmayanları
söyleme bana
Elinde olanlardan
bahset can!
Üzülme!
Geceler hep kimsesiz
mi geçecek?
Gidenler dönmeyecek
mi?
Yitirdiğin her ne ise; bir bakarsın yağmurlu bir gecede
Veya bir bahar sabahında karşına çıkmış...
Bil ki! Güzellikler de var bu hayatta...

* Mevlana

17 Temmuz 2011 Pazar

Kimseye Dahil Değilim...

Kimsenin hayatına dâhil misiniz? Ya da biri sizin hayatınıza dâhil mi?  Ya da izin var mı dâhil olmak ya da etmek için? Ben kimsenin hayatına dâhil değilim şu an. Tek takılıyorum. Zira gerçekten çok sıkıldım. Ama eğlenirken de kimseyi hayatıma dâhil etmek istemedim. Beni de dâhil etmeye çalıştıklarında ret ettim. İç sezilerim kuvvetlidir. Bir tek Halit ‘i hayatıma dâhil etmek istedim, olmadı. Ama onun hayatına dâhil olmayı hiç düşünmedim zaten onun da buna izin vermeyeceğini adımı bildiğim gibi biliyorum. Ama şunun farkındayım ki artık bu alış veriş karşılıklı olmalı. Bir taraf isteksizse hayatta olmaz.
Şu zamanda sadece karşımızdaki kişiyi belirli zamanlarımıza dâhil ediyoruz. Hayatımızın geneline yaymaya hiçbirimiz yanaşmıyoruz. Neden? Sizin farklı sebepleriniz olabilir tabi ama bence yaşadığımız çağ özgürlük çağı. Her alanda özgürlük. Zaten bu kelime hayatımıza sızmış durumda ve daima kullanmaktayız. Mesela (free relation ship) serbest ilişki. Yeni moda bu. Açılımları farklı olabilir. Sadece yatıyoruz, sadece eğleniyoruz, takılıyoruz. Söz verme yok, ciddiyet yok, her an boynuzlayabilirim ya da boynuzlanabilirim enerjisi. İşte biz özgürlüğün de b…nu çıkarttık. Valla! Sözüm ona cinsellikte özgürüz değil mi? İstediğimiz ile düşer kalkarız. Amaç belli hayvansal zevk. Hayır, bir de bunu değmeyecek kadın ve erkeklerle yapmasak. Aslında bunu yaptığımız her an gerçek duygularımızdan uzaklaşıyoruz. Karşılıklı bir birimizi kullanıyoruz. Sonra da buna aldım ve verdim diyoruz. Aşk yok sevgi yok. Kullanmak kelimesi ve duygusu zaten kocaman bir egodur. Mesela ben bu saatten sonra beş dakikalık zevk için ne kendimi kullandırırım ne de kullanırım. Ayrıca öyle onun bunun cinsel fantezisi de olamam.
Âşık olmadığım adamın elini bile tutmam. Sekse gelince sevmediğin bir adamla sevişmekle mastürbasyon arasındaki fark nedir? Bence zevk açısından bir fark yok ama en azından mastürbasyon yaptıktan sonra kafan rahat, adamı ya da kadını çekmek zorunda değilsin, gitse de evine uyusam demezsiniz. En iyisi Elizabet’inizle mutlu olmak.  Elizabeth sadece görevini yapar, dır dır etmez, istemez, karşılık beklemez, her daim hazırdır. Ne çekeceksiniz elalemin adamını ya da kadınını. Oh kafa rahat, beden rahat.
Her alanda değecek adama ya da kadına dahil olalım. Tabi en makbulü aşık olalım gerçekten ve isteyerek, kasten hayatlarımıza ve ruhlarımıza dahil olalım. İnanın o serbest ilişkiler size bir şey kazandırmaz. Onun yerine Elizabeth J. Bence hiç birimizin bizi sadece belli zamanlarına dâhil eden ne adama ne de kadına ihtiyacımız var. Biz değerliyiz. Ben hala bekârlar kulübünün vazgeçilmez üyesiyim ve kimseye dâhil değilim. Sakin sessiz evimde mutlu, huzurlu yaşıyorum. Dâhil olmaya layık biri çıkarsa eyvallah yoksa hiç de kendimi değersizleştirmeye onun bunun eğlencesi olmaya niyetim yok. Sevgili kadın yoldaşlarım özgürlük ayaklarına kendinimi kullandırmayalım ya da erkekleri kullanmayalım. Sevgili erkek yoldaşlarım dişil enerji bozulduğu için siz de sapıttınız. Aslında hepiniz alt benlikte âşık olabileceğiniz kadını arıyorsunuz. Ama onun için ilkel seks arzularınızı bir kenara bırakmalısınız sanki. Gerçekten karşınızdaki kadına bakmalı ve tanımaya çalışmalısınız. Unutmayın âşık olacağınız kadını yatakta tanıyamazsınız.
Düşünür müsnüz siz ne kadar  dâhilsiniz?
Sizi seviyorum kendi bilinçli, hiçbir şekilde dâhil olmayışımı ve deli gibi dâhil olmayı ve etmeyi isteyişimi  sevdiğim gibi…

2 yorum:

  1. .... eh nolsun iste senin de gazozuna ilac atmayi kabul etmis olsaydin,belki sende dahil olmak isterdin... hele pahali bir gazoz ikram etmis olsalardi... hee unutmaiyayim , kendimizi dahil etmekten ziyade, kendimizi satmak da var. Cagimizin ozgurlugunde bu da var. Yoksa yaniliyormuyum ?

    YanıtlaSil
  2. Bu derin bir konu. Bu saatten sonra çulsuz birini de hayatımda istemem ama sırf parası var diye ne kimsenin hayatına dahil olurum ne de kendi hayatıma dahil ederim. Yaşadığımız çağ bir lokma bir hırka çağı değil. Ayrıca iki gönül bir olunca samanlık seyran olmuyor.

    YanıtlaSil

İzleyiciler


Osho

‎''Kişinin her zaman doğru yolda gideceğinin garantisi
yoktur. Birçok kere birçok şey insanları yanlış yola yönlendirir çünkü doğru
kapıya gelmek için birçok kere yanlış kapı çalınır. Hayat böyle...

Eğer ilk seferde doğru kapıya rastlanılırsa onun doğru
olduğu anlaşılamaz. Her yer, her şey kırmızı olsa başka hiç bir renk olmasa
kırmızının ne olduğunu kimse bilemezdi. O yüzden son tahlilde hiç bir çaba
boşuna değildir. Her çaba kişinin gelişiminin doruk noktasına ulaşmasına katkı
yapar. İnsan asla kararsız olmamalı... Yanlış yola sapmak endişe yaratmamalı.
İşte bu önemli bir sorundur. İnsanlara asla yanlış bir şey yapmamaları
öğretiliyor.

Onlar yanlış bir şey yapmaktan o kadar korkuyorlar ki, hiç
bir şey yapmıyorlar, hareket kabiliyetini yitiriyorlar. Mümkün olduğu kadar
hata yapın. Ama bir şeyi unutmayın. Aynı hatayı tekrarlamayın. O zaman gelişirsiniz.
Yoldan sapabilmek özgürlüğünüzün bir parçasıdır. Bu doğru, bu yanlış diye bir
şey yok. Hayat o kadar kesin değil, onu bu kadar kolay etiketleyip
sınıflandıramayız. Hayat her şişenin etiketli olduğu ve neyin ne olduğu bilinen
bir eczane değildir. Hayat bir gizemdir, her an tetikte olunmalıdır. Neyin
doğru neyin yanlış olduğu hakkında önceden hazırlanmış yanıtlara güvenilemez.
Hayat çok hızlı ilerler dinamiktir, iki an asla birbiri ile aynı değildir, o
yüzden bu anda doğru olan bir şey, bir sonraki anda doğru olmayabilir. Bu
değişen hayata nasıl tepki verileceğine kişi o anda karar vermelidir.

Hayat böyledir..
Onun için hazırlık
yapamazsın..
Onu hazır bir şekilde
bekleyemezsin..
Güzelliği bu, anlamı
bu.
Her zaman şaşırtır ve
sürprizlerle gelir.
Her anın sürprizlerle
dolu olduğunu ve önceden hazırlanan hiç bir yanıtın uygulanabilir olmadığını
görürsün...
Eğer gözlerin varsa…''


UBUNTU :)

UBUNTU :)
Afrika'da çalışan bir Antropolog bir kabilenin çocuklarına bir oyun oynamayı önerir, ağacın altına koyduğu meyvalara ilk ulaşanın ödülü o meyvaları yemek olacaktır.Onlara "hadi, şimdi başlayın birinci olan ödülü alacak" der.O anda bütün çocuklar elele tutuşur, koşup ağacın altına beraber varırlar ve hep beraber meyvaları yemeye başlarlar. Antropolog neden böyle yaptıklarını sorduğunda şu yanıtı verirler; Bu UBUNTU'dur. Nasıl olurda diğerleri mutsuz iken birimiz o ödülü yiyebilir ki ? Ve UBUNTU'nun anlamını açıklarlar onların dilinde UBUNTU "Ben biz olduğumuz için ben'im" demekmiş

Bob says

Bob says
Onun ilk aşkı olmayabilirsin, son aşkı da; hatta bir tanesi de, daha önce aşık oldu, tekrar olabilir. Ama şu an seni seviyorsa daha ne olabilir ki? Tıpkı senin gibi, o da mükemmel değil ve ikiniz birlikte asla mükemmel olamayabilirsiniz. Ama şayet o seni güldürebiliyorsa, iki kez düşündürebiliyorsa kabul edersin ki; insanlar hata yapar onu seninle tutmaya çalış ve ona verebileceğin herşeyi ver. Seni günün her anında düşünmüyor olabilir ama sana kırabileceğini bildiği bir parçasını verecektir. Kalbini. Yaralama onu, değiştirmeye çalışma, çözümlemeye kalkma ve verebileceğinden fazlasını bekleme. Seni mutlu ettiğinde gülümse, kızdırdığında fark etmesini sağla ve yokken özlediğini bil.
Dünyayı daha kötü hale getirmeye çalışanlar bir gün bile durmazken, ben nasıl durayım?

Ömer Hayyam;


Evvela;

Benim rızam olmaksızın

Dünyaya getirildim.

Hayatta;

Hayretimden başka bir şeyim artmadı

Sonra yine elimde olmadan

Bu dünyadan göçeceğim

GELMEKTEN, KALMAKTAN, GÖÇMEKTEN

Maksat ne?

Hala anlamış değilim!

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı