Üzülme!
Dert etme can!
Görebiliyorsan, dokunabiliyorsan, nefes alabiliyorsan, yürüyebiliyorsan
Ne mutlu sana!
Elinde olmayanları
söyleme bana
Elinde olanlardan
bahset can!
Üzülme!
Geceler hep kimsesiz
mi geçecek?
Gidenler dönmeyecek
mi?
Yitirdiğin her ne ise; bir bakarsın yağmurlu bir gecede
Veya bir bahar sabahında karşına çıkmış...
Bil ki! Güzellikler de var bu hayatta...

* Mevlana

22 Mayıs 2011 Pazar

Elveda...

Sevgilim,kocam,ev arkadaşım,hayat arkadaşım ve zamam zaman çocuğum....
Ben gidiyorum. Sana verdiğim süre doldu.Seninle defalarca konuştuk,tartıştık.Ama ne sen beni anladın ne de ben seni; çok istesemde. Kabullendim. Heyecan, aşk bitti. Evliliğimizin akti bitti.
Sana verdiğim bu süre boyunca senden sevgi dilendim , hep umutla bekledim;eski sen olursun, beni yine seversin,eve koşa koşa gelirsin,saatlerce sevişiriz,güleriz,eyleniriz diye. Yok sen bunları bana tekrar vermeye yanaşmadın. Neden? Çok mu yorgundun, sevgi denizin mi kurumuştu, çok mu meşguldün?
Sanırım hepsi vardı sende. Sayende ben de çok yoruldum. Bu ilişkiyi kurtarmaya çalışmaktan, almadan vermekten ve en çok ta beklemekten yoruldum, halim kalmadı.
Evet bekledim ben seni; günlerce,gecelerce bekledim. Sen neredeydin? Yan yana aynı yatakta ama ayrı dünyalarda, ayrı rüyalara dalarken, ya da geceler boyu, saatlerce için için ağlarken ben, nerelerdeydin sen ? Hangi hülyalarda,bedenlerde,heyecanlarda,keşiflerdeydin?
 Ben burada gözyaşlarımla dost olurken sen yaşadın mı heyecanlarını ,başka bedenleri keşfini? Güzel miydi? Değdi mi? Umarım değmiştir...
Artık ben yokum. Sıra bende.Gidiyorum seni senle bırakarak.
Evimizde yalnız kalma,düşünme,hüzünlenme sırası da sende.Giderken sana bırakacak başka birşey yok, zira sen hepsini tükettin.O sıcacık yuvamızı da sana bırakıyorum. Artık evimizde yaşamak istemiyorum. İçimdeki hüzünleri,zehirleri gözyaşlarımla akıttım orada. Ben yeni bir hayata başlıyorum hem de en baştan,sıfırdan.
Sadece kendimi alıyorum yanıma birde umutlarımı,yeni hayat heyecanlarımı ve cesaretimi...
Umutluyum . Kendimle;en kadim dostumla yeni hayata başlıyorum.Hiç bir planım yok sadece valizimi alıp çıkıyorum.Cesaretliyim; ben kendimi bırakmadıkça ve içimdeki sevgi bahçesini suladıkça hayat her yerde güzel olur.
Sana şimdi gerçekten bensiz hayatında mutlu olmanı diliyorum.Sakın bir söz bile söyleme.Sözler bitti.
Sadece ve sadece umut dolu kısa bir elvada.Allaha emanet ol çünkü artık bendeki emanetini sana iade ediyorum.Artık sen seninlesin ben de benimle.
Elvedal!

1 yorum:

  1. ...ben kendimi bırakmadıkça ve içimdeki sevgi bahçesini suladıkça hayat her yerde güzel olur...

    Ne kadar doğru, mutlu olmak kendi elimizde aslında, önemli olan bunu anlamak. Biziz bu duyguyu yaratan, başkaları değil. Elbette onların da inanılmaz katkısı var ama sen kendin mutsuzsan başkasını da mutlu edemezsin ki. O yüzden önce kendimizle mutlu olmayı öğrenelim gerisi zaten gelir:-)

    YanıtlaSil

İzleyiciler


Osho

‎''Kişinin her zaman doğru yolda gideceğinin garantisi
yoktur. Birçok kere birçok şey insanları yanlış yola yönlendirir çünkü doğru
kapıya gelmek için birçok kere yanlış kapı çalınır. Hayat böyle...

Eğer ilk seferde doğru kapıya rastlanılırsa onun doğru
olduğu anlaşılamaz. Her yer, her şey kırmızı olsa başka hiç bir renk olmasa
kırmızının ne olduğunu kimse bilemezdi. O yüzden son tahlilde hiç bir çaba
boşuna değildir. Her çaba kişinin gelişiminin doruk noktasına ulaşmasına katkı
yapar. İnsan asla kararsız olmamalı... Yanlış yola sapmak endişe yaratmamalı.
İşte bu önemli bir sorundur. İnsanlara asla yanlış bir şey yapmamaları
öğretiliyor.

Onlar yanlış bir şey yapmaktan o kadar korkuyorlar ki, hiç
bir şey yapmıyorlar, hareket kabiliyetini yitiriyorlar. Mümkün olduğu kadar
hata yapın. Ama bir şeyi unutmayın. Aynı hatayı tekrarlamayın. O zaman gelişirsiniz.
Yoldan sapabilmek özgürlüğünüzün bir parçasıdır. Bu doğru, bu yanlış diye bir
şey yok. Hayat o kadar kesin değil, onu bu kadar kolay etiketleyip
sınıflandıramayız. Hayat her şişenin etiketli olduğu ve neyin ne olduğu bilinen
bir eczane değildir. Hayat bir gizemdir, her an tetikte olunmalıdır. Neyin
doğru neyin yanlış olduğu hakkında önceden hazırlanmış yanıtlara güvenilemez.
Hayat çok hızlı ilerler dinamiktir, iki an asla birbiri ile aynı değildir, o
yüzden bu anda doğru olan bir şey, bir sonraki anda doğru olmayabilir. Bu
değişen hayata nasıl tepki verileceğine kişi o anda karar vermelidir.

Hayat böyledir..
Onun için hazırlık
yapamazsın..
Onu hazır bir şekilde
bekleyemezsin..
Güzelliği bu, anlamı
bu.
Her zaman şaşırtır ve
sürprizlerle gelir.
Her anın sürprizlerle
dolu olduğunu ve önceden hazırlanan hiç bir yanıtın uygulanabilir olmadığını
görürsün...
Eğer gözlerin varsa…''


UBUNTU :)

UBUNTU :)
Afrika'da çalışan bir Antropolog bir kabilenin çocuklarına bir oyun oynamayı önerir, ağacın altına koyduğu meyvalara ilk ulaşanın ödülü o meyvaları yemek olacaktır.Onlara "hadi, şimdi başlayın birinci olan ödülü alacak" der.O anda bütün çocuklar elele tutuşur, koşup ağacın altına beraber varırlar ve hep beraber meyvaları yemeye başlarlar. Antropolog neden böyle yaptıklarını sorduğunda şu yanıtı verirler; Bu UBUNTU'dur. Nasıl olurda diğerleri mutsuz iken birimiz o ödülü yiyebilir ki ? Ve UBUNTU'nun anlamını açıklarlar onların dilinde UBUNTU "Ben biz olduğumuz için ben'im" demekmiş

Bob says

Bob says
Onun ilk aşkı olmayabilirsin, son aşkı da; hatta bir tanesi de, daha önce aşık oldu, tekrar olabilir. Ama şu an seni seviyorsa daha ne olabilir ki? Tıpkı senin gibi, o da mükemmel değil ve ikiniz birlikte asla mükemmel olamayabilirsiniz. Ama şayet o seni güldürebiliyorsa, iki kez düşündürebiliyorsa kabul edersin ki; insanlar hata yapar onu seninle tutmaya çalış ve ona verebileceğin herşeyi ver. Seni günün her anında düşünmüyor olabilir ama sana kırabileceğini bildiği bir parçasını verecektir. Kalbini. Yaralama onu, değiştirmeye çalışma, çözümlemeye kalkma ve verebileceğinden fazlasını bekleme. Seni mutlu ettiğinde gülümse, kızdırdığında fark etmesini sağla ve yokken özlediğini bil.
Dünyayı daha kötü hale getirmeye çalışanlar bir gün bile durmazken, ben nasıl durayım?

Ömer Hayyam;


Evvela;

Benim rızam olmaksızın

Dünyaya getirildim.

Hayatta;

Hayretimden başka bir şeyim artmadı

Sonra yine elimde olmadan

Bu dünyadan göçeceğim

GELMEKTEN, KALMAKTAN, GÖÇMEKTEN

Maksat ne?

Hala anlamış değilim!

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı