Sevgilim,
Ben yolcu, sen hancıydın. Kendimi arama yolculuğumda seninle karşılaştık. Beni sevdin, bağlandın. Oysa sana hiç sözler vermemiştim. Çünkü benim yarınım belli değildi sevgilim, hala da öyle. Ben günümü yaşıyorum sense geleceği. Sen planları seviyorsun, bense öylece gökte süzülmeyi. Hayata bakışımız farklı. Sen statiksin oysa ben dinamik. Her an değişebilirim, sense oturtmuşsun kafanda her şeyi. Ben yolcuyum sevgilim, iç dünyam değiştikçe rotamda değişecek. Bu yolculuk ne kadar sürecek, varış neresi bilemiyorum, bilmekte istemiyorum. Bilinmezdeyim ben sevgilim. Ama sen herkesin bildiğindesin. Bildik sevdadasın, bense kıyı bucak bana uyan sevda arayışındayım. Sen beni demirlemek istiyorsun kendi özel limanına oysa ben özgür ruhum, bütün limanlar benim. Her limanı keşfetmeliyim sevgilim ta ki demirlemeye yani gerçekten sevinceye kadar. Kal deme sevgilim, kalamam. Benim kalışlarım senin ruhunda derin yaralar açmakta. Haklısın çünkü ben gerçekten kalmayı henüz bilmiyorum. Benim kalışım hadi kalk gidelim misali tetikte. Ruhum huzursuz. Daha keşfedilecek yerler, limanlar, duygular var. Ben kalsam da ruhum isyan eder. Beni yer bitirir zihnimdeki geveze. Kalırsam ben, ben olamam ki; olsam olsam üstüne toprak serilmiş, ölü bir beden olurum. Ruhumu kaybederim sevgilim. Ruhsuz istemezsin beni yanında değil mi? Sen beni ben olduğum için sevdin. Peki, şimdi neden senin dayattığın hayata mahkûm etmek istiyorsun? Nasıl kıyabiliyorsun bana? Hani seviyordun? Evet, seviyorsun ama yanındayken. Ben uzaklardayken sevmeye kendine izin vermiyorsun. Kapatıyorsun kendini de beni de. Kapanamam ben sevgilim. Kuşlar uçmak ister, uçamazsa ölür. Ben sendeyken, başka yerleri, duyguları keşfedebilirim ama sen ruhen ölürsün. Çünkü sen ormanlar kralı aslansın. Koruyup kollamalısın eşini, kol kanat germelisin. Evet, sen tam bilindik, sevildik, özlemle beklenen kahramansın sevgilim, ama ben yolculuğumda beni daha ilerilere uçuracak kendi, bilinmedik kahramanımı arıyorum. Sen elimi sıkı sıkı tutuyorsun ama bırak mıyorsun. Oysa ben ellerimin bir olacağı kahramanımı arıyorum. Gel desem gelir misin benimle ya da yolculuğa çıkışlarımda arkamdan su dökebilir misin ya da dönüşlerimin limanı olabilir misin? Olursun biliyorum ama mutsuzluğu yaşarsın dibine kadar, 'sen' olamazsın. Buna hakkım yok. Bu, bir aslanla bir kartalın aşk hikâyesi. Sen topraktasın, bense havada. Ben gidiyorum artık sevgilim. Yok, ağlama, akıtma o güzel yaşlarını. Oysa ben güle güle git ve güle güle gel demeni isterdim ama bu gözyaşları elveda için. Yapma... Elveda etmeyelim. Hayat bu... Piyango gibi ya çıkarsa diyelim. Aradığım limanın sen olduğunu umarak ayrılalım. Bir bitiş olmasın bu, bir başlangıç olsun, dönüşümün başlangıcı. Ne dersin? İster misin? Cevap verme. Ruhum bilsin, hissetsin... Ben yokken kendine iyi bak. Yemeğini ye, çok sigara içme, strese girme ve kendine kaos yaratma. Ya da geldiğimde toparlayabileceğim kadar dağıt kendini. Yolundan, rotandan çıkma. Neyse planın onu yaşa. Sevgililerin olsun, yalnız kalma. Belki biriyle planların, kalbin eşleşir. Engel olma kıza da kendine de. Yaşa sonuna kadar. Yanında olmasam da arkandayım, destekliyorum seni sevgilim. Geri döner miyim, dönsem de sen affeder misin bilemiyorum. Sadece öldürme beni sende. Her gidişin dönüşü vardır sevgilim ama döndüğümde senin sevdiğin mi, yoksa bambaşka mı olurum, kim bilebilir ki ben bile bilmezken. Şimdi sen uyuyorsun, ben valizimi aldım, hazırım sevgilim. Gidiyorum. Seni, hayatın kendisine emanet ediyorum ve içimden tembihliyorum; sana iyi davranması, kollaması için. Tek gidiş kapısını açıp gidiyorum sevgilim. Seni seviyorum yolcunun hancısını sevdiği gibi...
Tek kelime ile muhteşem... gözlerim doldu....
YanıtlaSil